Anne ve baba, bir evlat için cennet garantisi, cennete en ortadaki kapıdan girmenin vesilesidir. (Tirmizî, Birr 3; İbni Mâce, Talâk 36;)

Perşembe, 02 May 2019 10:08 tarihinde oluşturuldu
Gösterim: 456
Pin It

Anne ve baba, bir evlat için cennet garantisi, cennete en ortadaki kapıdan girmenin vesilesidir. (Tirmizî, Birr 3; İbni Mâce, Talâk 36;)

Anne ve babasına veya onlardan birine, yaşlılık günlerinde yetişip de cennete giremeyen kimse için Peygamber Efendimiz, “Perişan olsun” diye üç defa beddua etti ve hayatlarının son döneminde annesinin ve babasının yüzünü güldürmeyen evlatların ne büyük bir kayıp içinde olduğunu anlatmıştır. (Müslim, Birr 9, 10;)

Bir sahâbî Peygamber Efendimizin huzuruna geldi ve cihad etmek için izin istedi. Rasûl-i Ekrem ona sordu:

“Anan, baban sağ mı?” “Evet, her ikisi de sağ.”

“Öyleyse git, onlara hizmet etmeye çalış!” (Buhârî, Cihâd 138; Edeb 3;)

Bir başkası, Rasûl-i Ekrem ile cihat etmek veya ona hicret etmek için anasını babasını gözü yaşlı bırakıp geldiğini söyledi. Allah’ın elçisi ona şöyle buyurdu:

“Anneni ve babanı nasıl ağlattınsa, hemen yanlarına dön ve yüzlerini güldür.” (Ebû Dâvûd, Cihâd 31; Nesâî, Bey’at 10;)

Bütün bu hadisler şunu gösteriyor:

Demek ki anne ve babasını hoşnut eden kimse Allah Teâlâ’nın rızasını kazanır. Anne ve babasını öfkelendiren ise Cenâb-ı Hakk’ın gazabını üstüne çeker. (Tirmizî, Birr 3; Buhârî, el-Edebü’l-müfred (Abdülbâkî, s. 14; Hâkim, el-Müstedrek (Atâ, IV, 168)